Kuzey Afrika’nın Fas bölgesinde on altıncı asrın başlarından itibaren hakimiyet kuran ve günümüze kadar devam eden hanedan. Kendilerinin Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem torunu Hasen’in (radıyallahü anh) soyundan geldiğini iddia eden ve şürefa (şerifler) adı verilen bu hanedana Şürefa-i Haseniyye de denilmektedir. Bu hanedanın devlet idaresinde hakifn olduğu devir iki döneme ayrılmıştır.

1-Sa’diler: Hazret-i Hasen’in soyundan veya Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem süt annesi Malime Hatun’un mensub olduğu Beni Sa’d kabilesinden oldukları iddia edilen ve kendilerine Şürefa denilen kimseler, on dördüncü yüz yıl sonlarında Arabistan yarımadasından gelerek Fas bölgesinde yerleştiler. Bu bölgedeki Vattasilerin iktidarının zayıflamasından istifade ederek Fas’ın Süs bölgesinde hakimiyet kurmaya başladılar. 1511 (H. 916) senesinde Tağmaderet Şerifi, hıristiyanlarla mücadele için müslümanlar tarafından yapılan reislik teklifini kabul etti. Böylece Sa’diler hakimiyeti kuruldu. 1549 (H. 956)’da Vattasileri Fas şehrinden uzaklaştırıp kendi iktidarlarını kuzeye doğru yaydılar. 1578 (H. 986)’da Portekizlilerin hücumlarını geri püskürttüler. Cezayir Türklerini de mağlubeden Sa’dilerin reisi Ahmed el-Mensur, Timbaktu’yu zabt etti ve Gao’daki Askia krallığını ortadan kaldırdı. Senegal kıyılarından Gorni’ye kadar Batı Sudan, Sa’dilerin hakimiyeti altına girdi. Başkent olarak Merrakeş’i imar edip, emsalsiz abidelerle süslediler.

Onyedinci yüz yılda Fas’ın çeşitli bölgelerinde bağımsızlık hareketleri baş gösterdiği için Sultanlığın birliği zayıfladı. 1659 (H 1069)’da İngiltere ve Hollanda’nın yardımlarına rağmen Sa’dilerin hakimiyeti son buldu.

SA’DİLERİN HÜKÜMDARLIK DÖNEMLERİ


SA’DİLERİN HÜKÜMDARLIK DÖNEMLERİ

Tahta Geçişi


Muhammed el-Mehdi el-Kaim biemrillah

1511 (H. 917)


Ahmed el-A’rec (Merrakeş’de.)

1517-1540 (H. 923-947)


Muhammed eş-Şeyh el-Mehdi bin Muhammed el-Mehdi (önce Sus’da, sonra Fas şehrinde)

1517 (H. 923)


Abdullah el-Galib

1557 (H. 964)


Muhammed el-Mütevekkil el-Masluh

1574 (H. 981)


Abdülmelik bin Muhammed eş-Şeyh el-Mehdi

1576 (H. 983)


Ahmed el-Mansur

1578 (H. 986)


Muhammed eş-Şeyh el-Me’mun

1603 (H. 1012)


Abdullah el-Vasık (Merrakeş’de)

1603 (H. 1012)


Zeydan en-Nasır (Fas şehrinde)

1603-8 (H. 1012-17)


Abdül-Melik bin Zeydan

1623 (H. 1034)


El-velid

1631 (H. 1042)


Muhammed el-Asgar

1636 (H. 1045)


Ahmed el-Abbas

1654-9 (H. 1064-9)


(Son dört hükümdar, sadece Merrakeş’de hüküm sürmüştür.)




2-Filaliler; (Haseni veya Scilmasa şerifleri): Fas’ın doğusundaki Tafilat bölgesinde yaşadıkları için Filaliler adı verilen Şürefa; Sa’diler yıkılırken çıkan kargaşalıktan istifade ederek hakimiyetlerini kuvvetlendirdiler. Mevla er-Reşid, Fas’ı zabt ederek, batıdaki Merrakeş’i alıp Şerifler Devleti’ni yeniden kurdu. Abid-el-Buhari veya El-Bevahir denilen siyah kölelerin de yer aldığı büyük bir ordu teşkil etti. Filaliler, hanedan reislerine sultan ünvanını verip, Halife olduklarını bile iddia ettiler. Hıristiyanlara karşı mücadele edip, İspanyolların elinde bulunan Sekte dışında; el-Mehdiyye, Larache, Asila ve Tanca’yı geri aldılar. Cezayir Türklerine karşı başarılı olamadılar ve hakimiyeti korumak için halka karşı şiddetli müeyyidelere baş vurdular. Zaman zaman iç mücadeleler ve taht kavgaları ortaya çıktı. On sekizinci yüz yılda tekrar kuvvetlenen Filaliler, Atlas Okyanusu sahillerindeki Portekiz hakimiyetine son verdiler. Bu sırada içeride birtakım karışıklıklar çıktı. Kuzey Avrupa devletleriyle ticari münasebetler kurarak içteki istikrarsızlığın kaynağı olduğunu kabul ettikleri mali sıkıntıları gidermeye çalıştılar.

Alınan bütün tedbirlere rağmen içeride huzur ve istikrarı sağlayamadılar. Büyük karışıklıklar ve isyanlar baş gösterdi. 1844 (H. 1260)’da Fransızlara, 1859 (H. 1277)’de İspanyollara karşı yapılan savaşlarda yenildiler. 1860 (H. 1277)’de yapılan Tetuan barış andlaşmasıyla, İspanya’ya bir mikdar arazi ve tazminat ödediler. Devlet otoritesinin zayıflaması ve mali yapının tamamen bozulması üzerine, Avrupa devletleri Fas’ın iç işlerine karışmaya başladılar. 1911 (H. 1329)’da Fas civarında bulunan Arab ve berberi kabileleri Filali sultanına isyan edip, sarayında muhasara altına aldılar. Sultan, Fransız hükümetinden yardım istemek zorunda kaldı. Fransız hükümetinin, General Moinier’in idaresinde gönderdiği kuvvetler, muhasaradan kurtararak geriye döndü. Fakat karışıklıkların arkası kesilmedi. Durumdan istifade eden İspanya, önceki andlaşmalara dayanarak Larache ve el-Kasr mıntıkasını işgal etti. Almanya da kendisine bazı tavizler istediyse de, 1912 (H. 1330)’da yapılan andlaşmayla Filaliler, Fransız himayesine girdi. Fakat Fas, birincisi; beynelmilel özellikteki Tanca bölgesi, ikincisi; Rif, Efna, Sebte ve civarındaki İspanyollara bırakılan bölge, üçüncüsü de; bu bölgeler haricindeki Fransız himayesindeki bölge olmak üzere üç kısma ayrıldı. Görünüşte Fas şerifi Tafilat, Merrakeşve Süs sultanı ve Emir-ül-mü’minin ünvanıyla anıldı ve onun adına hutbe okutuldu. Fakat, hakikatte Fas ülkesi yabancı devletlerin işgali altına girdi.

1912 (H. 1330)’da Fransa ile Fas şerifi Mevlay Abdül-hafız arasında yapılan andlaşma gereğince, Fas tamamen Fransa’nın himayesine girdi. Fransız komiseri, devletin dış işlerinde ve kanunların yapımında etkili oldu. 1956 (H. 1375)’de Fas, bu himaye idaresinden kurtularak bağımsızlığına kavuştu. Bugünkü Fas hükümdarı, Şürefa-i Filaliyye’den olup, Filali hanedanının hakimiyeti devam etmektedir.

FİLALİLERİN İKTİDAR DÖNEMLERİ


FİLALİLERİN İKTİDAR DÖNEMLERİ

Tahta Geçişi


I. Muhammed eş-Şerif

1631 (H. 1041)


II Muhammed bin Muhammed

1635 (H. 1045)


Er-Reşid

1664 (H. 1075)


İsmail es-Samim

1672 (H. 1082)


Ahmed ez-Zehebi

1727 (H. 1139)


Abdullah

1729 (H. 1141)


III. Muhammed bin Abdullah

1757 (H. 1171)


Yezid

1790 (H. 1204)


Hişam

1792(H. 1206)


Süleyman

1793 (H. 1207)


Abdurrahman

1822 (H. 1238)


Abdülaziz

1895 (H. 1312)


El-Hafız

1907 (H. 1325)


Yusuf

1912 (H. 1330)


V. Muhammed bin Yusuf

1927 (H. 1345)


Muhammed bin Arafa

1953 (H. 1372)


V. Muhammed (ikinci defa)

1955 (H. 1375)


II. Hasen bin Muhammed

1962 (H. 1381)